2 kardeş baba meskenini yıkmaya kıyamadı! Buldukları prosedür görenleri hayrete düşürdü

İstanbul’da yaşayan ve her yıl ilçenin Büyükköy beldesine bağlı Derecik köylerine gelen İlyas ve İbrahim Çelik kardeşler, anne ve babasının evlenirken yaptığı ve ömürlerini sürdürdükleri 53 yıllık ahşap meskenin yerine iki katlı mesken yapmak istedi. Baba Mehmet Çelik, konutunun yıkılmasına razı gelmeyince Çelik kardeşler, eski ahşap meskenin çatısını yıkıp, içinden ve etrafında diktikleri beton direklerin üzerine iki katlı konut inşa etti. İnşaat 2021’de biterken, geçen yıl 80 yaşındayken babalarını kaybeden iki kardeş, altlı üstlü iki katlı betonarme konutta, anne Nihayet Çelik (75) ahşap meskende hayatlarını sürdürüyor.

‘BABAMIZIN EMEĞİNİ SİLMENİN BİR MANASI YOK’

Babalarının emeğini silmek istemediklerini lisana getiren İlyas Çelik, “Biz buraya betondan mesken yapmaya karar verince babam, ‘Başka bir yere yapalım’ dedi. Konut yapacak yerimiz olmadığı için ahşap konutu yıkmak için babamızı ikna etmeye çalıştık. Yalnız kendisini kırmak da istemedik. En son konutun içinden iki tane kolon çıkartarak üzerine meskeni yaptık. Sonuç olarak pek hoş yaptık ve bitirdik. Bir beton konut için babamızın o kadar emeğini silmenin bir manası yoktu “dedi.

1/14

2/14

3/14

4/14

5/14

6/14

7/14

8/14

9/14

10/14

11/14

12/14

13/14

14/14

‘ÇOK USTA İLE KONUŞTUK, KİMSE YAPMAK İSTEMEDİ’

Evin imal müddetinin 6 ayı bulduğunu söyleyen İbrahim Çelik, “Babam bu meskenin yıkılmasına müsaade vermedi. Biz de babamızı kırmamaya karar verdik. Meskenin yalnızca çatısı alarak bu türlü bir mesken yaptık. Babamı biraz ikna etmeye çalıştık fakat baktık olmuyor. Biz de üstelemedik. Üstüne konut yaptık. Babam geçen kış vefat etti. Yeterli ki meskenini yıkmamışız. Bu meskene çok uğraştık. Çok usta ile konuştuk. Kimse yapmak istemedi. Meskenin iki odasından kolon geçirdik. Etrafını çevirdik. Çok uğraştık. Olağanda iki ayda bitecekken, biz 6 ay burada çalıştık. Bu ahşap mesken her vakit burada duracak” diye konuştu.

‘BU MESKENİ KOCAM EVLENDİĞİMİZDE YAPMIŞTI’

Çocuklarının babalarının kelamlarından çıkmadığını lisana getiren anne Nihayet Çelik, “Bu konutu kocam evlendiğimizde yapmıştı. Çocuklarım da İstanbul’dan buraya geldiklerinde köyde konut yapmak istediler. Babalarına kıyıp konutunu yıkamadılar. ‘Ben biraz oyalayın’ dedim. Tahminen yavaş yavaş ikna ederlerdi. Lakin mesken hatıra diye kıyamadılar. Eşimin çok emeği olduğu için konutunun yıkılmasını asla istemezdi” dedi.