Devası buzdolabında değil! ‘Yemek bittiğinde olumsuz hisler yok olmaz’
Sağlıklı olabilmenin en kıymetli kurallarından biri kâfi ve istikrarlı beslenmek. Toplumsal hayat içinde kimi ruhsal ve sosyolojik sıkıntılar nedeniyle günümüzde birçok kişi beslenme meselelerinin yol açtığı sorunlarla karşı karşıya. Bu sorunların başında ise duygusal yeme sorunu geliyor. Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, bu problemin bilhassa ağır gerilim, depresyon, kızgınlık, hüzün ya da anksiyete üzere durumlar sayesinde tetiklenebildiğine dikkat çekti. Olumsuz hislerin tahlilinin buzdolabından geçmediğini hatırlatan Taşkın, dikkat çeken ikazlarda bulundu.
‘GEREKENDEN DAHA YAĞLI, TUZLU VE ŞEKERLİ YEMEKLER TÜKETİYORLAR’
Duygusal yemenin aslında olumsuz hislere karşılık olarak gelişen çok yeme eğilimini tabir eden bir davranış bozukluğu olduğunu söyleyen Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Ruh halinde yaşanan aksilikleri denetim etme dürtüsüyle ortaya çıkan duygusal yeme davranışında bireyler olağandan çok daha fazla yemek yiyor. Bu düşünceyi yaşayanlar gerekenden daha yağlı, tuzlu ya da şekerli yemekler tüketiyor” diye konuştu.
‘YALNIZLIK HİSSİYLE BAŞ EDİLEMEDİĞİ İÇİN YAŞANIYOR’
Duygusal yeme davranışının bilhassa ağır gerilim, anksiyete ya da depresyon üzere his yoğunlukları esnasında tetiklenebildiğini söyleyen Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, duygusal yemenin düşük benlik hürmeti ve yetersizlik hisleriyle da bağlantılı olabileceğinin altını çizdi. Taşkın, “Kişilerin hayatlarında yaşadıkları aksilikler yeme alışkanlıklarını önemli manada etkiliyor. Ayrılıklar, aldatılmalar, kayıplar, işsizlik üzere yaşanan aksilikler bireyde önemli manada bir boşluk yaratıyor. Yalnızlık hissiyle baş edememe başlıyor. Aidiyet hissini yitiriyorlar ve işte tam bu noktada boşluğu bir şeyler yiyip içmekle doldurmaya çalışıyorlar” dedi.
‘YEMEK BİTTİĞİNDE OLUMSUZ HİSLER YOK OLMAZ’
“Üzgün, öfkeli, yalnız ya da bitkin olduğumuzda sorunun tahlilini bulacağınız adres buzdolabı değil. Yemek bittiğinde olumsuz hisler yok olmaz” diyen Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, duygusal meşakkatlerin çeşitli yiyeceklerle doldurulamayacağını hatırlattı.
İnsanın yemek yediği anda kendini o an için yeterli hissedebileceğini lakin yemek bittiği anda içinde bulunduğu olumsuz hislerinden sıyrılamayacağını vurgulayan Taşkın, bu davranışın, olumsuz bir durumu diğer bir olumsuz durumla telafi etmeye çalışmak olduğunu söyledi.
“Duygusal yeme ile birlikte içinde bulunan olumsuz hislerin üstüne bir de fazladan alınan kalori eklenir. Halbuki hislerinizi ele almanın daha sağlıklı yolları bulunabilir. Birinci olarak bilinçsizce yemek yerine şuurlu yemek öğrenilebilir. Kilonuzu denetim altına alıp duygusal besin tüketimine son verebilirsiniz. Şayet siz de duygusal yeme noktasında kendinizi durduramıyorsanız kesinlikle ruhsal dayanak almalısınız.” Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın