Erdoğan’dan anket sonuçlarıyla ilgili son dakika açıklaması

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan TVNET canlı yayınında kıymetli açıklamalarda bulunuyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları özetle şöyle: Bu orta Karadeniz’deydim. Meydanlarda muazzam bir coşku var. Bu coşku adeta pik yaptı. Van öyleydi, hele hele Erzurum benim siyasi hayatımda görmediğim bir coşku ile bizi karşıladı. Otobüs yol almakta zorlanıyordu. Rize, Trabzon, buralar da apayrıydı. Ordu öyleydi. Samsun motamot Erzurum’un bir öbür görünümüydü. Samsun’da 120 bin kişinin üstüydü, Erzurum’da 130 bin kişi vardı. Yarın Kayseri ve Mersin mitinglerimiz var. Pazar günü İstanbul’dayız. Milletim 14 Mayıs’ı dört gözle bekliyor. Seçime çok değer verdik ve 14 Mayıs seçimi de tarihi bir dönüm noktası olacak. 14 Mayıs’ı yeni atılımlar yapacağımız yeni yüzyılın bir miladı olarak görüyoruz. PKK’sından FETÖ’süne Bay Bay Kemal’in kendilerine verdikleri umuda bel bağlamış durumda. Gözlerini 14 Mayıs’a diktiler. PKK’sından FETÖ’süne derken bakıyorsunuz Kandil dayanak veriyor. Terör örgütünün başları dayanak veriyor. Benim milletimin o denli kenara koyacağı durum değil.

Batılı medya işi gücü bırakmış Türkiye’deki seçimleri ana gündem haline getirmiş durumda. Bay Bay Kemal’i pohpohluyorlar. Bu çok açık bir formda batının çıkarlarını öncelikli hale getireceğiz iletisi veriyor. Biz bu ülkeyi prangalarından kurtarmak için çok uğraş verdik. Bay Bay Kemal biz Türkiye’yi yeniden size bağlı hale getireceğiz diye adeta göz kırpıyor. Bir öbür mecmua Erdoğan gitsin diye kapak yapıyor. Erdoğan gitsin diyenler tefeciler, teröristler. Maşa olarak kullandıkları terör örgütlerine nefes aldırmadığımız için Erdoğan gitsin diyorlar. Milletim bunların hesabını 14 Mayıs’ta çok hoş soracak. 14 Mayıs seçimleri yerli ve milli  Cumhur İttifakı ile kaos masası ortasında geçecektir. 14 Mayıs teröristleri inlerinde yok edenler ve teröristlerle kol kola gezenler ortasında geçecektir. Ben milletime güveniyorum.

‘İstanbul benim aşkımdır. Siyasete İstanbul’da başladım’

İstanbul benim aşkımdır. Siyasete İstanbul’da başladım, burada belediye başkanlığı yaptım. İstanbul’u susuzluktan kurtardık. Pekala biz istanbul’u kimden aldık? CHP’den aldık. İstanbul ondan sonra farklı bir İstanbul haline geldi. Kolay bir örnek vereyim Haliç kokudan geçilmezdi. O Haliç’i ne yaptık? Temizledik, taban çamurları pompa ile aktardık. Oradaki bütün o pislikleri aldık. Orası 500 bin metrekarelik alan haline geldi. Orada artık çocuk oyun parkları var. Mevcut CHP’li belediye lideri vazifeye geldi. Maalesef Haliç tekrar kokmaya başladı. Yaptığımız operasyonu geri döndürdü. Biz Boğaz’ın suyunu da Haliç’e aktardık. Haliç’in suyunu paka döndürmek sureti ile Haliç çok daha farklı bir hale geldi. Metrosunu yaptık. Suyu da Isranca’dan getirdik. İstanbul’a getirdiğimiz bu içme suyu ile huzura kavuştu. Çukur kalmadı. İstanbul, temizlikte dünyada sayılı bir kent dediler. Şu an mevcut CHP’li belediye lideri İstanbul’u sel alıp götürürken Bodrum’dan çıkıyor. 

‘Atatük Havalimanı’nda da yüzyılın mitingini yapacağız’

Bizim Atatük Havalimanı’nda kovid periyodunda kent hastanesi yaptık. O bizi çok rahatlattı. 3 ayda yapıldı bu hastane. Millet bahçesi haline getireceğiz dedik. Etraf ve Şehircilik bakanımız bunun çalışmalarını sürdürüyor. Uygun olan müsait alanda da miting yapacağız. Onlar da sanırım Maltepe’de yapacaklarmış. Atatük Havalimanı’nda da yüzyılın mitingini yapacağız. TEKNOFEST bu alanı bilimin geleceğin sembolü haline getirdi. Bay Bay Kemal iktisat için Amerikalı bir isim bulmuştu. Adam gelmeye bile tenezzül etmemiş görüntü konferans ile bağlanmıştı. Bay bay Kemal de bunu büyük bir teknoloji diye anlatmıştı.

Tüm bu olanlar bu zatın SSK’yı nasıl batırdıysa devleti de nasıl batıracağının işaretidir. İnanıyorum ki milletim bunlara fırsata vermeyecektir. Gerekli yanıt sandıklardan çıkacaktır.

‘Sınır ötesi harekatlar bitmiş değildir’

Bay Bay Kemal daha hoş olacak üzere şeyler söylüyor. Biz terör örgütleri ile tarihimizin en büyük uğraşlarını verdik. Önümüze yeni ufuklar açıldı. Bu sayede terörle çaba stratejimizde esaslı bir değişikliğe gittik. Baktık uzattığımız eli ısırıyorlar, onların anlayacağı lisanda konuştuk. Gabar’da bunları yok ettik. Cudi’de yok ettik. Diyor ya bahar gelecek. Biz baharı getirdik. İnlerine girerek getirdik. Hepsi Kandil’e yığıldı oradan sesleniyorlar. Kandil’i de başlarına yıkacağız. Diyarbakır’da benim 51 Kürt kardeşimi öldüren bunlar değil mi? Artık Selo’yu çıkaracakmış Bay Bay Kemal. Sen hukuk devletinde istediğin üzere atıp tutamazsın. Kimden hangi takviyesi alırlarsa alsınlar, ülkemize ziyan veremeyecekler.

Sınır ötesi harekatlarımız bitmiş değildir. Yalnızca gerçek vakti bekliyoruz. Orada umduklarını bulamayanlar, karşımıza çıkardıkları bir masa ile maksatlarını gerçekleştirmeye çalışıyorlar. 14 Mayıs için kendilerini ortaya atmalarının sebebi budur. Kandil, Pensilvanya ne söylüyorsa Bay Bay Kemal de tıpkı şeyi söylüyor. PKK terör örgütüdür kelamını ağızlarından duyamadık. Bay Bay Kemal çık söyle. Söyleyemiyor. Son günlerdeki telaşları pazarlıklarının ortaya çıkmasından kaynaklı. Ülkemizin üzerindeki planlarını hayata geçirmek isteyenler bu treni kaçırmak istemiyor. Kılıçdaroğlu ve ortaklarının üzerine oynanan oyunu biz çok güzel biliyorlar. Başaramayacaklar. Terörle gayretin 19 Mayıs öncesi sonrası yok bizim için. Güvenlik güçlerimiz seçim öncesi ve sonrası provokatif bir hadise yaşanmaması için canla başla çalışıyorlar.

‘HDP’nin başından beri bu masanın kurucusu olduğu ortadaydı’

Her şeyden evvel Bay Bay Kemal terör örgütünü ve siyasal uzantısını o denli bir cesaretlendirdi ki herkes içinden geçeni söylemekten çekinmiyor. 100 yılın hesabını soracağız diyor. HDP Bay Bay Kemal’in kapalı kapılar gerisinde kendilerine kelamlar verdiğini açıkça söz ettiler. HDP’nin başından beri bu masanın kurucusu olduğu ortadaydı. Bay Bay Kemal herkese bir şeyler dağıtırken, terör örgütlerini de ihmal etmiyor. Cezaevlerini boşaltmaktan kelam ediyor. Londra’daki tefeciler de ülkemizi avuçları içine almanın hesabını yapıyor. Terör örgütleri ve Bay Bay Kemal’in telaffuz birliği içinde olmaları çok vahim bir durum. Masanın etrafında olanlardan da itiraz edenler yok. Yalnızca Kılıçdaroğlu değil yanındakiler de HDP’nin hakaretlerine karşı sessizliğe bürünmüş durumda. Ülkeye şu yeniliği getireceğiz dediklerini duyan var mı? Yalnızca şunları diyorlar, borç alacağız, eskiye döneceğiz, Erdoğan’dan kurtulacağız. Öbür vaatleri yok. Bizim milletimiz bunların peşinden gitmez, yetki vermez. Bunların sıkıntısı millete hizmet değil, hatta Erdoğan’dan kurtulmak da değil.

Kılıçdaroğlu’nun Van mitingi

Allah kimseyi partisinin bayrağı ile terör örgütünün paçavralarını yan yana getirecek duruma düşürmesin. Terör örgütü PKK’ya dayanak veren dişe diş kana kan sloganları yükseldi. Neresi burası Van. İstanbul Belediye Lideri burada konuşma yapıyor. Nasıl olur da dişe diş kana kan diye bir sloganın atılmasına müsade edebilir. Bu imgelere CHP’den bir itiraz geldi mi? CHP’ye gönül vermiş vatandaşları rahatsız eden bu manzara Kılıçdaroğlu ve avanesini memnun etmiş olacak ki terör örgütünün işareti ile karşılık veriyorlar. Seçim günü yaklaştıkça bütün boyalar dökülüyor. Onların işaretine sahip çıkarsan, emellerini de paylaşıyorsun demektir. O denli bir durum ortaya çıktı ki akılalır üzere değil. Masada kime ne kelam verdikleri için herşeyi birbirlerine karıştırıyorlar. Elleri ile kalp işareti mi yapacakları bilemiyorlar. Kılıçdaroğlu Diyarbakır annelerine gitsin de Selo’yu özgür bırakacağım desin, diyemez.

Anketlerde son durum

Tekniğine uygun yapılan her anket bizim önde olduğumuza işaret ediyor. Cumhurbaşkanlığı ve Meclis’te tereddüte yer vermeyecek formda öndeyiz. Ama bu seçimlerin bir özelliği var. Büyük bir zelzele felaketi ile karşı karşıya kaldık. 11 vilayetimiz bu sarsıntısı yaşadı. Zelzele bölgesinin insanları birçok yere göç etmek zorunda kaldı. Bu adeta bir yerde kentlerin boşalması demektir. Kentlerimize tekrar geri dönenler var. Kendi meskeninde oyunu kullanma uğraşı içinde olanlar var. Biz kamuoyumu bir yokluruz. Yoklamamızı meydanlarda yapıyoruz. Meydanlar Cumhur İttifakı ve AK Parti’nin üstünlüğünü adeta haykırıyor. Bütün bunlar bir şeyi gösteriyor. Meydanların lisanını yeterli bilirim dediğim husus bu. İzmir Kılıçdaroğlu’nun milletvekili olduğu yer değil mi? Orada Kılıçdaroğlu’nun belediyesinin yaptığı bir hizmet var mı? Tekrar İzmir denince akla İstanbul geliyor. Ortası 7 buçuk saatti. İzmir- İstanbul ortasını 3 saat 15 dakikaya indirdik. Masa başı anketlerle seçim kazanılmayacağını Bay Bay Kemal ve avanesi bir kere daha anlayacak.

Sosyal medyada bir görüntü kaç defa izlendi diye memnun oluyorlar. Gerçi orada da foyaları ortaya çıktı. Kurdukları sistem ortaya çıkınca o sayıların hepsi çöp oldu. Anket firmaları da para karşılığı bunlara memnun olacakları sonuçlar veriyorlar. işin komik yanı toplumsal medya anketlerinden yapay sonuçlara kendileri de inanıyor. Bu millet gerçek anket sonucunu 14 Mayıs’ta verecek.

‘Seçim toplumsal medyada trol orduları ile değil, sandıkta millet ile kazanılır’

Bunların anlamadığu şu. Seçim toplumsal medyada trol orduları ile değil, sandıkta millet ile kazanılır. Ne yapıyorlar, sandık güvenliğine gölge düşürmek için tertip kurmuşlar. Uydurma isimler ve fotoğraf ile hesaplarla 40 milyon bireye ulaşan bir şebeke kurmuşlar. Bu da palavra. 40 milyon şahsa nasıl ulaşıyorsun? Ortada milyonlarca kişi var üzere gözüküyor lakin bu hesapları yalnızca birkaç kişi kullanıyor. Hesabın fotoğrafına bakıyorsunuz bayan. Bir bakıyorsunuz erkek çıkıyor. Orman yangınlarında zelzelelerde bu hesaplar her türlü fitneyi ortaya koydu. Depremzede üzere davranıp tivit attılar. Bunlar çağdaş hırsız. Şeytanın bile aklına gelmeyecek formülleri görüyorsunuz. Bay Bay Kemal bırak bu işleri de çabanı delikanlıca ver. Bizim muhalefete de bu aklı dışarıdan veriyorlar. Bunu örtmek için bize kara çalıyor. Halbuki hile, hurda, palavra sizde. Kişi kendinden bilir işi derler… Lakin bunu bile beceremiyorlar. Siyaseti kirlettikleri üzere toplumsal medyayı da kirletiyorlar. Biz siyaseti gönüllere girmek için yapıyoruz. Biz büyük ve güçlü bir Türkiye yönettiğinin şuurunda bir partiyiz. Biz bot partisi değiliz. Toplumsal medyayı yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı anlattığımız bir mecra olarak görüyoruz. Avrupa geçen yıla nazaran çok farklı. Çok önemli bir iştirak kelam konusu. Yurt dışındaki oy kullanımında Cumhur İttifakı’na verilecek takviye bundan öncekilerle mukayese edilemeyecek kadar fazla olacak.

‘İHA, SİHA sizi niçin rahatsız ediyor?’

TEKNOFEST’e ziyaretçi sayısı 2 buçuk milyondu. Bu bunları çılgına döndürdü. Bir taraftan diyorlar gençler bize dayanak verecek. Nerede size dayanak verecek? Savunma sanayine çılgınca saldırıyorlar. AKINCI, İHA, SİHA, KIZILELMA, seni neden rahatsız ediyor? Erdoğan bunun kayınpederi, Erdoğan bunlara dayanak veriyor diyorlar. Şayet dürüstseniz çıkın devletten Baykar kümesine verilen takviye nedir bunu açıklayın. Bu namus sorunu. Allah rahmet eylesin dünürüm bırakın kredi almayı, devletin yerlerinden kabullenmezdi. İlla paramı veririm, ben o denli arsa sahibi olurum. Daima bu türlü gitmiştir. Şu an çocuklar da o denli babanın gittiği izden gidiyorlar. Artık tepe yapan KAAN var. onu da çıkardık. TUSAŞ’ın kıymetli bir adımı. Bunlar neden rahatsız ediyor? Problem bir özgüven problemidir. Tıpkı işleri global firmalar yapıp bize parası ile satsalardı hiçbirinin sesi çıkmazdı. Yalnızca araç değil, tüm mühimmatlar da yerli ve ulusal. 21 yıl… Bütün bu kazanımları elde ettik. Artık çıkmış masanın etrafındakilerden bir tanesi diyor ki ben bunlara takviye verdim. Sen ne verdin, ne yaptın da verdin? Baykar’a ne verdin? Açıkla. Senin ne yaptığını millet çok güzel bilir, hele hele ben çok daha âlâ bilirim. Senin dün söylediğini bugün inkar ettiğini biz çok âlâ biliyoruz. Savunma sanayi atılımlarımızın sağladığı yararları görüyoruz. S-400’leri biz gelince depoya kaldıracağız diyor Bay Bay Kemal. Sanıyor ki bu işler bu türlü yolda geçerken buldun. Milletim stratejik eserlerin bu türlü elden çıkmasın fırsat vermeyecektir.

Kaan ve HÜRJET’i hangardan çıkardık. TCG Anadolu’yu deniz kuvvetlerimize teslim ettik. Şu an İzmir’de onbinlerce kişi ziyaret ediyor.