Kreşte küçük kızı darp ettikleri argüman edilen 2 öğretmen hakkında karar

İstanbul Zeytinburnu’nda özel kreşte 23 aylık kız çocuğunu darp ettikleri argümanıyla haklarında “kasten yaralama’ kabahatinden 1 yıldan 4 yıl 6 aya kadar cezası talep edilen sanık öğretmenler Yasemin Carbaş ve Elif Yaren Güldü’nün yargılandıkları dava karara bağlandı. Bakırköy 11. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuksuz sanıklar Yasemin Carbaş, Elif Yaren Güldü hazır bulundu. Duruşmaya müşteki S.A. ve taraf avukatları katıldı. Hakim, raporu hazırlayan çocuk gelişim uzmanı Yaren Alazık ise duruşmaya katıldı.

“ÖĞRETİLERE VE KURALLARA KARŞIT DEĞİL”

Sanık avukatı çocuk gelişim uzmanı tarafından hazırlanan raporu mahkemeye sundu. Hazırlanan raporda, öğretmen yahut eğitimcilerin çocuklara rastgele bir şiddet aksiyonunun bulunmadığı ve uygulamalarında uzmanlık alanı çerçevesine uygun olduğu belirtildi. Raporda incelenen imaj çerçevesinde, çocukların yüzlerinin tülbentle örtülmesinin uykuya geçişte dış etkenleri azaltmak ve uykuya geçişi sağlamak olduğu ve bunun uygulanan bir sistem olduğu değerlendirildi. Raporda makus muamele kastının bulunmadığına ve çocuk bakım alanındaki öğretilerine ve kurallarına ters olmadığına değinildi.

“KIZIM İMGELERDE HAYKIRA HAYKIRA AĞLIYOR”

Müşteki S.A. beyanında, “Kendisi de bir anne, ben okula kızımın uyku sorunu var demiştim. Kendisi meskende çocuğunun yüzünü tülbent ya da çarşafla kapatıp uyutuyor mu? Ağlayan çocuğunu zorla uyutuyor mu? Benim kızım manzaralarda haykıra haykıra ağlıyor. Şu an burada ağlamadığını söylüyorlar, yazık” dedi. Sanık Yasemin Canbaş son kelamında makûs muamelede bulunmadığı ve beraatını talep ettiğini belirtti.

HAKİM KARARINI AÇIKLADI

Hakim, sanıkların atılı kabahati kabul etmemesi, görgü şahitlerinin sanıklarının kabahat kastıyla hareket etmediklerini örtülen tülbentin örtülme sebebine ait evrak çerçevesinde mağdura berbat muamele yahut kabahat sürece kastında olmadığına karar verdi. Hakim, uykuya geçmesi gereken mağdurun dış etkenlerden koruma edilmesi emeliyle örtüldüğüne ve sanıkların kabahat kastıyla hareket ettiklerine dair evrakta her kuşkudan uzak her iki sanığın başka farklı beraatine hükmetti.

İDDİANAMEDE

İddianameden, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, S.A.’nın kızının Zeytinburnu’nda bulunan Sanatçı Çocuklar Kreş ve Gündüz Bakımevi’ne gittiğine, kızın kreşten geldiğinde bacağında morluklar olduğunu gördüğüne, bu nedenle okul vazifeliler hakkında şikayette bulunduğuna yer verilmiştir. İddianamede yer verilen İsimli Tıp Kurumunun raporunda, Ö.D.A.’nın hayati tehlike geçirmediği kolay tıbbi bir müdahale ile giderilebilecek formda yaralandığının bildirildiği aktarılmıştır. “Cumhuriyet savcısı tarafından hazırlanan iddianamede, S. A.’nın kızının Zeytinburnu’nda bulunan Sanatçı Çocuklar Kreş ve Gündüz Bakımevi’ne gittiğine, kızın kreşten geldiğinde bacağında morluklar olduğunu gördüğüne, bu nedenle okul vazifeliler hakkında şikayette bulunduğuna yer verilmiştir. İddianamede yer verilen İsimli Tıp Kurumunun raporunda, Ö. D. A.’nın hayati tehlike geçirmediği kolay tıbbi bir müdahale ile giderilebilecek formda yaralandığının bildirildiği aktarılmıştır. Eksper tarafından incelenen kreşe ilişkin CD imgelerinde, vazifeli olduğu düşünülen şahısların küçük kız çocuğunu ayağından sallarken küçük çocuğun ayağından tuttukları, bu formda salladıkları lakin çocuğun uyumadığı çocuğa kızar vaziyette oldukları ve yastık ile birlikte çocuğu süratlice kaldırıp tekrar ayaklarına bıraktıkları, sonrasında çocuğu süratlice sağa sola salladıkları elini ve ayaklarını tuttukları, her iki bayan şahsında çocuğa kızdıkları, çocuğun ayaklarını oynatmasına müsaade vermedikleri anlaşılmıştır. Cumhuriyet savcısı, sanıklar için ‘kasten yaralama’ hatasından 1 yıl 6 aydan 4 yıl 6 aya kadar mahpus talebinde bulundu.