Türk gazetecilerin Almanya’da gözaltına alınması! Çavuşoğlu: Emel gözdağı vermek

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Antalya’da Cumhur İttifakı’nda yeni seçilen vekiller ve vilayet liderleri ile basın toplantısında konuştu.

Çavuşoğlu, konuşmasında şunları kaydetti; Antalya’mızın tüm sıkıntılarını ortak bir akıl ile daima birlikte çözmek için Cumhur İttifakı milletvekilleri olarak gece gündüz çalışacağız. Ben burada muhalefete bir soru sormak istiyorum. Rusya-Ukrayna savaşında tarafsızlığı bozup batıdan aferin almak için Rusya’ya yaptırım uygulamanın ülkemize ve Antalya’mıza ne faydası olacak? Sizler bu vaadi verirken, çiftçimize, turizmcimize, esnafımıza, ihracatçımıza sordunuz mu? Hani soruyorlar ya, dış siyasetin vatandaşa etkisin nasıl olur? İşte tam olarak bu türlü olur.

“VATANDAŞLARIMIZIN ULUSAL EGEMENLİĞİNİ HAFİFE ALAN YAYINLARDIR”

14 Mayıs’a giden süreçte ABD ve Avrupa basınında Sayın Cumhurbaşkanımızı gaye alan yayınlara da şahit olduk. Seçim sonrası geçiş sürecinin nasıl yönetilmesi gerektiği konusunda güya AB’ye tavsiyeler veren yayınlara da rastladım. Bunlar Türk demokrasisini ve hangi renkten, hangi görüşten olursa olsun vatandaşlarımızın ulusal egemenliğini hafife alan yayınlardır.

TÜRK GAZETECİLERİN GÖZALTINA ALINMASI

İki yıkıcı afet yaşadık, 50 binin üzerinde insanımızı kaybettik. Buna karşın seçimleri böylesine yüksek bir iştirakle gerçekleştirmek demokrasimizin gücünü de ispat etti. Ne var ki, milletlerarası basının taraf tavrını kimi milletlerarası gözlemcilerde de gördük. İşte AGİT ve AKPM gözlemcilerinden uluşan memleketler arası müşahede misyonunun basın toplantısında kullandığı siyasi içerikli sözlere reaksiyonumuzu bakanlık açıklaması ile de ortaya koyduk.

“BÜYÜKELÇİYİ BAKANLIĞA ÇAĞIRIP TEPKİSİMİZİ GÖSTERDİK”

Bize bu tenkitleri yapan iki misyonun şefi de Alman, ancak bakıyorsunuz birebir Almanya’da Sabah gazetesinden iki basın mensubumuz bir FETÖ’cünün palavra yanlış ihbarıyla gözaltına alınıyor. Hem de Sabah gazetesinin Avrupa haberinin merkezinin bulunduğu Frankfurt’ta ofislerinin basılması suretiyle. Tabi bakanlık olarak gerekli açıklamayı da yaptık, büyükelçiyi de bakanlığa çağırıp reaksiyonumuzu gösterdik.

“AMAÇ GÖZDAĞI VERMEK, SİNDİRMEK”

Basın ve tabir özgürlüğü konusunda tüm dünyaya ders verleye kalkan Almanya’nın ikili standartlı yaklaşımını ortaya koymuş olduk. Bunlar bir de söylüyor, neymiş basın özgürlüğü sınırsız değildir. Biz Türkiye’de PKK’ya dayanak veren Türkiye’de darbe teşebbüsünü planlayan gazetecilerle ilgili Türkiye’de soruşturmalar devam ederken basın özgürlüğünden dem vuranlar, bize ders vermeye çalışanlar FETÖ’cülerin ihbarı üzürine Sabah gazetesine baskın düzenliyorlar ve neymiş basın özgürlüğü sınırsız değildir. Tamam sınırsız değildir de, gözaltına alıyorsunuz, sonra çabucak hür bırakıyorsunuz aslında hedef gözdağı vermek, sindirmek. Niçin, FETÖ’cülerle ilgili PKK ile irtibatları olan oradaki PKK destekçileri ile ilgili aydınlatıcı haberler yayınladıkları için. Demokrasiye ulusal iradeye olan bağlılığımız milletlerarası siyasetin mevcut durumu ve bu ikili standartlı uygulamalar dikkate alındığında çok daha manalı.