Vakıfbank’ta Cansu Özbay açıkladı: Çok acımasız oluyor
Vakıfbank’ın yıldız pasörü Cansu Özbay, CEV Şampiyonlar Ligi yarı finalinde 3 Türk grubun olması ve Fenerbahçe Opet ile final yolunda karşılaşacak olmalarıyla ilgili 4Bir4Bir’den Hakan Eyüpoğlu’na konuştu. Ulusal pasör toplumsal medyadan bazen acımasız yorumlar yapıldığını anlatırken Gabi için inanılmaz bir kaptanlık yaptığını söyledi.
‘SEZONA İSTEDİĞİMİZ ÜZERE BAŞLAYAMADIK’
Geçen dönem beş kupa kazandık. Bizim için efsane dönem oldu. Lakin dediğiniz üzere bu döneme uygun başlayamadık. Dönem başında Fenerbahçe’ye karşı bir Şampiyonlar Kupası maçı oynadık ve kaybettik. Daha yeni toplanmıştık. Lakin dönem ortasında Dünya Şampiyonası’nı da finalde kaybettik. Bence VakıfBank’ın her vakit olması gereken yer finaller lakin doğal ki biz o kadar alıştık ki her finali kazanmaya bizim için istediğimiz sonuç olmadı. Biz daha yeni bir ekibiz ve yeni oluştuk. Sahiden yeni bir ekibin bir ortaya gelip kupaları kazanması çok kolay değil. Biz geçen yıl beş kupayı kazandığımızda da üçüncü yılımızdı birebir ekiple beraber! Bunu her vakit her yerde söylüyorum. O yüzden önümüzde çok kritik bir süreç var. En değerli maçlarımızı oynayacağız. Dönem başına nazaran şu an grubun durumunun çok daha âlâ olduğunu düşünüyorum. O yüzden üç kupa gayemiz var. Onları kazanabilmek için elimizden gelenin en uygununu yapmaya çalışacağız.
“3 KUPAYI KAZANACAK GÜCÜMÜZ VAR”
– VakıfBank’ın şu anda maksadında üç kupa var. Üç kupayı da kazanabilecek misiniz?
Bunu kazanacak gücümüzün olduğunu alışılmış ki hissediyorum. Zira teker teker baktığınızda ekibimizde herkes çok âlâ oyuncu. Herkes ne yapması gerektiğini çok yeterli biliyor ve herkesin çok değerli muvaffakiyetleri var. Ancak bir ortaya geldiğimiz vakit bunu yapabileceğimize inanıyorum. Kadro oyunuyla birlikte çok çalışarak, ne yapmamız gerektiğini bilerek oynamamız gerekiyor. Bu sezonki rakiplerimiz nitekim çok güçlü. Fakat bunu yapabilecek gücümüz olduğuna sahiden inanıyorum.
“FENERBAHÇE OPET SAHİDEN YETERLİ OYNUYOR”
– Geçen dönem Fenerbahçe Opet ile yarı final eşleşmesi Altın Set’e gitmişti. Bu dönem nasıl bir eşleşme bekliyorsun?
Bu dönem çok kuvvetli bir yarı final serisi bizi bekliyor. Zira onlar sahiden çok güzel oynuyorlar. Ekip olarak çok güçlü bir takım oldular. Fakat maç oynanmadan hiçbir vakit muhakkak olmuyor. O yüzden biz yeniden o alana çıkıp, o maçları kazanabilmek için elimizden gelenin en uygununu yapacağız. Ben yeniden eminim ki çok hoş maçlar izleteceğiz.
“İNŞALLAH TÜRK FİNALİ İZLERİZ”
– Sonunda CEV Şampiyonlar Ligi’nde bir Türk finali izleyebilecek miyiz?
Gerçekten orada olmayı çok istiyoruz. İnşallah iki Türk grubu olur ve Türk finali izleriz. Ülkemiz ismine fevkalade bir gurur olacağına inanıyorum. Ve Türk ekiplerinin bunu başarabilecek gücünün olduğuna da inanıyorum.
‘GABİ’NİN KAPTANLIĞI İNANILMAZ’
Gabi’nin kaptanlığının inanılmaz olduğunu düşünüyorum. Hem saha içinde başkan bir oyuncu olduğunu düşünüyorum. Fakat ben ayrıyeten saha dışına da değinmek istiyorum. Saha dışında da hepimize farklı başka çok yardımcı oluyor. Her vakit yanımızda olduğunu biliyoruz. Ve her şeyi çekinmeden paylaşabiliyoruz. Bu vakte kadar VakıfBank’ın kaptanları her vakit bu türlü oldu. Beğenilen Abla olsun, Melis olsun. Artık de Gabi tıpkı şekilde! Onun üzere bir kaptana sahip olduğumuz için çok şanslıyız. Zira nitekim kolay bir iş değil. Herkesle başka ayrı ilgilenmek zorunda! Giovanni’yle de tıpkı şekilde! O yüzden onu tebrik ediyorum.
– Mental olarak kendini geliştirdiğini düşünüyor musun?
Tabii ki beşerler dışarıdan yorum yapabiliyor. Herkesin başka bir görüşü var. Ben alanda mental olarak daha güçlü olduğumu düşünüyorum. Pasör olarak alanda yaptığımız için çok kolay değil. Zira alanda altı bireyle birlikte hepsini düşünmek zorundasın. Taktiği düşünmek zorundasın. Birebir vakitte antrenörle çok uygun bir irtibat olması gerekiyor. Vakit zaman oyunun kimi anlarında biz de düşebiliyoruz lakin ben şu an kendimi mental olarak çok daha güçlü hissediyorum.
“ÇOK ACIMASIZ YORUMLAR OLUYOR”
– Toplumsal medyada senin hakkında yazılanları okuyor musun? Sizleri etkiliyordur muhtemelen!
Yalan söylemeyeceğim, öncesinde çok okuyordum. Çok hoş yorumlar da oluyor, bizi negatif berbat etkileyecek yorumlar da oluyor. O yüzden ben yeterli oynadığım maçtan sonra da okumuyorum ya da istediğim üzere gitmediği bir maçtan sonra da okumuyorum. Zira kıymetli olan benim antrenörümün ne düşündüğüdür. Ya da grup arkadaşlarımla düşündüklerimiz! Dışarıdaki insanların bizim desteklemesi nitekim dayanılmaz. Bize olan ilgi çok hoşuma gidiyor lakin alışılmış ki de etkilenmemek mümkün değil. Çok acımazsız yorumlar da olabiliyor. O yüzden ben okumamayı tercih ediyorum.
– Cansu Özbay kendi oyunu anlayışını nasıl tanımlar?
Teknik olarak ben çok güçlü bir pasörüm. Esasen bunu herkes biliyor. Attığım HigBall’lar sahanın neresinde olursa olsun, onları çok yeterli yaptığımı düşünüyorum. Asla pes etmeyen asla vazgeçmeyen bir oyuncuyum. Ekibi ne olursa olsun ateşleyen bir oyuncuyum. Zira teknik olarak alanda her vakit her şey değişebiliyor. Aldığımız manşete nazaran, karşı rakibe nazaran oyun taktiğimiz her vakit değişebiliyor. Bunun için de her vakit değişime hazır olmak gerekiyor.
– Pasörler oyun kurmada yüzde 100 özgür değiller. Maç öncesi teknik grupla hazırlanan oyun planına da sadık kalmalılar. Bu dengeyi sağlamak sıkıntı mu?
Her maçtan evvel rakibi tahlil edip, ona nazaran bir oyun planı çıkarıyoruz. Fakat bu oyun içinde çok fazla değişiyor. Zira her kadronun da bize uyguladığı başka bir taktik olduğu için çabucak maçın başında antrenörle konuşup ona nazaran taktiğimizi değiştiriyoruz. Maçta çok değişen oluyor. Doğal ki bu kolay olmuyor. Uygulandığın taktiği kimi ekipler yapmana müsaade vermiyor. O yüzden çok değişken olduğu için genelde Giovanni ve Saim Ağabey’le bir arada bunu değiştirmeye çalışıyoruz.
“ÇOK YETENEKLİ OLMAK ŞART”
– Cansu Özbay, işler yolunda gitmediğinde bu durumu nasıl yönetiyor?
Benim oynadığım oyun kadroya çok bağlı bir oyun. Hepimiz birbirimizi çok fazla etkiliyoruz. Lakin bir pasör olarak en çok ayakta durması gereken ve oyunda neyin makus gittiğini anlayıp tepki vermesi gereken birinci kişi olduğunu düşünüyorum. O yüzden ben de genel olarak işler makûs gittiği vakit en çok top öldüren ismi ve nerede düşük blok varsa oraya nazaran taktik kuruyorum. Hakikaten bu çok kolay olmuyor.
– Pasörlerin başarılı olmak için geliştirmesi gereken en değerli maharet ve teknikler neler?
Teknik olarak bu düzeyde olabilmek için çok yetenekli olmak gerekiyor. Bu düzeye geldikten sonra en değerli şeyin mental güç olduğuna inanıyorum. Zira o alanda sahiden kritik anlarda el yakan toplarda, hakikat kararı verip, yanlışsız formda atmak çok önemli! Bence en kıymetli şey oyunu çok uygun okuyup, zira bu düzeyde en kıymetli şey bu! Bu yüzden daha güzel organize etmek gerekiyor.
“SANTARELLI İÇİN HEYECANLIYIM”
– Ulusal Kadro’da artık Santarelli’yle çalışacaksın. Profesyonel mesleğinden Giovanni Guidetti’ten farklı biriyle çalışacak olmak sana ne hissettiriyor?
VakıfBank’a birinci geldiğimiz günden bu yana Giovanni’yle çalışıyorum. Tıpkı vakitte Ulusal Ekip’te da onunla çalışıyordum. Benim için Giovanni’yle çalışmak çok gurur verici bir şey. Nitekim kendisiyle uzun yıllardır çalıştığım ve çalışabildiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum. Tıpkı vakitte şu anda Ulusal Grup’ta Santarelli’yle çalışabileceğim için de çok heyecanlıyım. Zira öteki bir antrenörle kendimi çok merak ediyorum. Nasıl olacağını neler öğrenebileceğimi çok merak ediyorum. Eminim ki bana çok şey katacağına inanıyorum. Giovanni’ye de buradan bana kattıkları için çok teşekkür ediyorum ancak olağan ki Ulusal Kadro için çok heyecanlıyım.