Eski eşini öldüren cani kocadan farklı savunma

Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde 17 Kasım 2022 tarihinde boşandığı eşi Hülya Alkan’ı sokak ortasında tüfekle vurduktan sonra tıpkı tüfekle intihara kalkışan Ali Alkan, “tasarlayarak taammüden öldürme” cürmünden ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası istemiyle Manisa 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Duruşmaya öldürülen Hülya Alkan’ın anne-babası, çocukları ve avukatlar katıldı. Eski eşini sokak ortasında pompalı tüfekle öldüren Ali Alkan, savunmasında Hülya Alkan’ın kendisini tahrik ettiğini tez etti.

Ali Alkan, “Hülya Alkan eski eşimdi, 3 çocuğumun annesiydi. 18 yıl evli kaldık. 17, 15 ve 11 yaşlarındaki 3 çocuğumuz var. Olaydan 3 ay evvel resmi olarak boşandık. Eşim çok hassastı, hiçbir şeye tahammül edemiyordu. Daha evvel eşimi darp etmekten ötürü yargılandım. Yalnız eşimi öldürmeme sebep daha evvel ortamızda yaşanan olaylar değildir. Ben çocuklarıma kıyamadım. Aslında eşimin diğeriyle arkadaş olması sorun değildi. Çocuklarımın öbür bir adamla birebir çatı altında yaşamasını istemedim. Eşimin görüştüğü ve evleneceğini söylediği şahısla ilgisini toplumsal medya üzerinden öğrendim. Evleneceğim, sana da davetiye göndereceğim dedi. Bildirilerde beni rencide ettiler. Aslında gayem öldürmek değildi” diye konuştu.

Olay gününü anlatan Ali Alkan, “O gün sabah 08.00’de kalktım. Eski eşim işten 09.00 üzere geliyordu. Durağa yakın bir yere aracımı park ettim, pompalı tüfek de bagajda duruyordu. Eski eşim servisten indi, yürüdüğünü gördüm. Bunun üzerine pompalı tüfeği aldım, elimde tüfekle peşinden gittim. Kolundan tuttum ve ‘çocuklarımıza nasıl kıydın, evlenme’ dedim. O da ‘sen hak ettin bunu, evleneceğim’ dedi. Göğsüne gerçek bir el ateş ettim. Onu vurduğumda kendimi öldürmeyi düşündüm” dedi.

“HALA ÇOK SEVİYORUM”

Eski eşinin daha evvel kendisini terk ettiğini ve öbür biriyle birlikte olduğunu argüman eden Ali Alkan, “Hülya daha evvel de beni ve 3 çocuğumuz terk etti, öteki biriyle kaçtı. Bunu alışkanlık haline getirdi. Onu pansiyondan alıp geldim. Ben onu affettim, onu çok seviyordum, hala da çok seviyorum. Fakat ona yaranamadım. Her şeyimi ona verdim, tekrar de yaranamadım” diye konuştu.

Öldürülen Hülya Alkan’ın anne ve babası da katli zanlısı Ali Alkan’dan davacı olduklarını ve en ağır cezayı almasını istediklerini söyledi. Baba Baki Alkan, “Daha evvel de devamlı kızıma şiddet uyguluyordu. Boşanma nedenleri de şiddetti. Olaydan evvel de kızımı öldürmek istemişti, kaçırmıştı. 2020 ve 2022 yıllarında darp nedeniyle davalar açılmıştı. Kızım şiddetten kaçıyordu” dedi. Kızının daima tehdit edildiğini tabir eden anne Ömran Alkan ise “Sürekli tehdit ediyordu, birçok kere şiddet uyguladı. En sonunda da öldürdü. En ağır formda cezalandırılsın istiyorum. Tekraren bizim konutumuza sığındı” dedi.
Savunma ve tabirlerin akabinde mahkeme heyeti Ali Alkan’ın tutukluğunun devamına, davanın 4 Mayıs 2023 tarihine ertelenmesine karar verdi.

YÜREKLERİ DAĞLAYAN FERYAT

Duruşma sonrası Hülya Alkan’ın ailesi ve ailenin avukatı Yalçın Arcak açıklamalarda bulundu. Avukat Arcak, “Bir bayan cinayeti daha gördük. Ne yazık ki erkek şiddetine bir ablamızı daha kurban verdik. Geride 3 tane evladımız kaldı. Eski eşi tarafından tasarlayarak, taammüden canice öldürülen Hülya ablamız için buradayız. Sanık, öbür caniler üzere haksız tahrikten yararlanabilmek için palavra beyanlarda bulundu. Ben inanıyorum ki mahkeme bunlara hiçbir biçimde değer vermeyecek. Ben eminim ki ağırlaştırılmış müebbet cezası alacak. Buradan bayanlara sesleniyorum. Size şiddette bulunan bir hayat arkadaşınız varsa o artık sizin hayat arkadaşınız değildir. Bizim insanları bilinçlendirmemiz gerekiyor. Lütfen bize ulaşın. Bir kez oldu bir daha olmayız demeyin. Bunun sonu gelmiyor. Biz hülya ablamızın kanını yerde bırakmayacağız. En ağır cezayı alması için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.

Dava sonrası kızının fotoğrafına sarılan ve gözyaşı döken Hülya Alkan’ın annesi Ömran Alkan (55) ise “Çok makûs hisler içerisindeyim. Kalbim neredeyse duracak üzere. Evlatsızlık makûs, tek evladımdı. Bütün ömür kaynağımdı fakat bir cani elimden aldı. Geride 3 öksüz bıraktı. Cezaevinden hiç çıkmamasını ve güneş görmemesini istiyorum. Kaçıncı bayan ölecek. Bu türlü caniler affedildi mi, bu çeşit olaylar tekrar olur” dedi.

Konuşmasına oturduğu bank üzerinden devam eden anne Alkan, “Kızımı daima dövüyordu. Kızımın şiddetten sol gözü görmüyordu. Cani içeride kendini kurtarmak ismine palavra söyledi. Kızımın her yerine baksalardı. Her yerinde darp izi vardı. Çok sefer kolları kırık ve alçılı gezdi. Yavrum, ‘Annem, beni kurtar’ diyordu. Kurtaramadım, gücüm yetmedi. Daima mevtle tehdit ediyordu. Beni dahi birkaç sefer mevtle tehdit etti” halinde konuştu.