Konut kirası 2.5 kat artınca kararını verdi! Yalnızca 12 bin kişinin yaşadığı bu yere gidiyor

Gonca Kocabaş / Milliyet.com. tr – Gülşah Merve Yüksel, zihin engelliler öğretmeni ve yaklaşık 2 sene özel eğitime muhtaçlığı olan çocuklarla çalıştı. Bu periyodu, hayatının en keyifli periyotları olarak niteleyen Gülşah, “Ancak Türkiye koşullarında çalışmanın zorluğunu, ömrümüzden hiçbir şey görmeden, yaşamadan geçirdiğimiz saatleri düşündüğümde evvel hayallerimi gerçekleştirip sonrasında öğretmenliğe dönmem gerektiğini hissettim” diyor.

İLK MOTOSİKLETİNİ 13 YAŞINDA ALDI

Gülşah, motosikletiyle 8 yıldır faal olarak seyahat ediyor ve tüm planlarının önceliği seyahat etmek. Şayet bir motosiklet seyahatinin karşısında çok kıymetli bir toplantısı varsa tercihi her vakit motosiklet seyahatinden yana oluyor. Motosiklet, Gülşah’ın hayatına babası sayesinde girmiş. Kendisi de bir motosiklet kullanıcısı olan babası, şimdi 13 yaşındayken Gülşah’a bir motosiklet armağan etti. Fakat Gülşah’ın uzunca müddet bahçeden çıkması yasaktı. Sonra gizlice motosikleti kaçırmaya başladı. Çok kere lisenin önüne park etti. “Orada hissettiğim duyguyu hâlâ tanım edemiyorum” diyen Gülşah, ehliyeti alana kadar orta sokaklarda kapalı gizli sürüşler yaptı. Ehliyeti alır almaz ise sonunu iddia dahi edemediği yerlere gerçek yol aldı.

Ehliyetini aldığı hafta ailesine, “Ben motosikletimle gideceğim” dediğinde herkesin gözleri yerinden çıkacaktı. Gülşah 3-5 gün gezeceğini söyleyerek meskenden ayrıldı. Yanına çadır ve uyku tulumu aldı. Amacı ise Antalya’ya gitmekti. “Ne navigasyon kullanmayı ne motosiklete binmeyi yanlışsız düzgün biliyordum. Yalnızca gitmek istiyordum” diyen Gülşah, “Bindim motosikletime. İznik Gölü hoş dediler, evvel tabelalardan orayı buldum, sonrasında Afyon’a yanlışsız sürdüm. Afyon’a vardığımda hava kararmıştı bile. Dedim ki ‘Gülşah çadırın varsa kalacak yer kaygının yok.’ Yol kenarından biraz çıktım. Koskoca Antalya-İstanbul anayolunun kenarında kamp yaptım! Artık o kadar yürekli değilim. Antalya bölgesine inip Çıralı, Olimpos derken konuttan çıkalı 1 ay olmuştu. Annemler Gülşah dön artık derken ben seyahatin ne kadar keyifli olduğunu düşünüp duruyordum. Okul açılacağı için son hafta döndüm. Bundan sonra ise tam manasıyla dikiş tutamaz oldum” yorumunda bulundu.

40 GÜN BOYUNCA TEK BAŞINA TÜRKİYE’Yİ MOTOSİKLETİYLE GEZDİ

2015 yılında şimdi bir üniversite öğrencisiyken Türkiye’de yaşanan iki büyük olay çok dikkatini çekti. Bunlar, Pippa Bacca ve Özgecan Aslan’ın katledilmesiydi. ‘Kadına şiddete dur’ demek ve bayan haklarına dikkat çekmek için yollara düştü. Tek başına 40 gün boyunca tüm Türkiye’nin sonlarını motosikletiyle gezdi. Kendisini konuk etmek isteyen insanların konutlarına konuk oldu. Hakkari’den Antep’e, Antalya’dan Çanakkale’ye kadar motosiklet kullandı.

“Çok ünlü gazeteci ağabeylerimiz ‘Öldürülecek’, ‘İzmit’ten öteye gidemez’, ‘İnşallah modülünü buluruz’ diye yazılarla ailemi kokutup motivasyonumu kırsa da asla vazgeçmedim’”diyen Gülşah, “Ben korkmuyordum. Zira her şey irtibattır. Şayet irtibatın ve enerjin düzgünse her vakit uygun beşerlerle karşılaşırsın” deyip ekledi:

“16 yıllık motosiklet kullanıcısıyım. Ne bayan olduğum için trafikte tacize uğradım ne de açken çaldığım kapının açılmamasıyla karşılaştım. Türkiye insanı, kültürü, coğrafyası nitekim değişik. 81 ili de bu 16 sene içinde gezdim, gördüm. Ve o insanların hiçbiri beni asla başka çocuklarından ayırt etmediler.”

DALGA GEÇENLER OLDU LAKİN VAZGEÇMEDİ

Gülşah, Türkiye’yi bitirdikten sonra Avrupa’ya cinsine başladı. Üniversite’deyken bir görüntüde Norveç’i gördü ve “Ben buraya giderim” dedi. Dalga geçtiler, ‘Saçmalama’ dediler. Fakat asla vazgeçmedi. Yıllarca biriktirdiği parayşa aldığı 600 cc bir motosikleti vardı. “Gezip görmediğim bir motosiklete gereksinimim yok” diyerek o motosikleti sattı. Paranın yarısıyla bir motosiklet aldı, kalan yarısı ise kendisinin seyahat bütçesi oldu. 90 gün boyunca kamp yaparak, hostellerde kalarak Norveç Nordkapp’a gitti. Kuzey’de araçla gidilebilecel son noktaya kadar gitti. Çok zorlandı, çok üşüdü fakat o seyahati de bir sürü anıyla bitirdi. Avrupa’da yalnızca Portekiz’e gitmedi. Öbür tüm ülkeleri motosikletiyle yıllar içinde keşfetti.

EV SAHİBİ KİRASINI ARTIRMAK İSTEYİNCE KARAR VERDİ

Şimdilerde ise dünya cinsine çıkmaya hazırlanıyor. Mesken sahibi kirasını 2.5 kat artırmak isteyince, yaptığı hesaplarla dünya cinsinin daha mantıklı olduğuna karar verdi. Bilhassa İstanbul’da yaşamanın kıymetli olduğuna dikkat çeken Gülşah, “Ev kiraları, elektrik, market… Ömür maliyetim çok arttı. En son mesken sahibi kirayı artırmak istediğini ve söylediği kiranın 2.5 katı olduğunu fark ettiğimde meskeni boşaltacağımı söyledim. Sabit masraflarımı ve evvelki seyahatlerimde ortalama ne kadar harcama yaptığımı düşündüğümde baş başa denk geliyordu. O an gidiyorum dedim. Dünya tipine tam manasıyla bu türlü karar verdim” halinde tabir etti.

Gülşah Merve Yüksel, Karadeniz’den başlayıp doğuya ilerleyecek. Rotası kabataslak aşikâr olsa da nereye gitmek istediğine yolda karar verecek. Gürcistan – Kazakistan – Tacikistan – Moğolistan sonrası Kore ve Japonya’ya geçmeyi planlıyor. Seyahat için çok özel bölgeler olduğunu söyleyen Gülşah, “İnsan keşfetmek istedikçe nasıl harika bölgelerle karşılaşıyor. Bunlardan birinin kopyasını verebilirim. Wakhan Koridoru. Savaşın uğramadığı, İpek Yolu’nun beğenilen bölgesi olan ve yalnızca 12 bin kişinin yaşadığı turistik olmayan, gezginlerin çok uğramadığı, ulaşımın sıkıntı olduğu bir bölge” açıklamasında bulundu.

‘BENİ EN ÇOK MOTORUMUN TRANSFERİ GERİLİMİ SOKUYOR’

Gülşah’ın rotası sonrasında Güney Asya ile devam ediyor. “Kamboçya, Tayland, Malezya derken Avusturalya’yı çok merak ediyorum” diyen Gülşah, “Bu plan yaklaşık 1 sene sürüyor.  Seneye temmuz üzere motosikletimi bir gemiye yükleyip Güney Amerika’ya gönderecek ve Brezilya’dan Kolombiya’ya kadar her yeri göreceğim. Sonrasında Kuzey Amerika – Kanada ve Alaska var. Bu tam bir dünya çeşidi olacak. Çok heyecanlıyım” dedi.

Bu dünya cinsini planlarken kendisini en çok gerilime sokan şeyin motosikletinin transferi olduğuna vurgu yapan Gülşah, “Herkes seyretmek takip etmek olmak ister lakin kimse elini taşın altına koymaz. Türkiye’de maalesef yardımcı olabilecek tek bir firma çıkmadı. Bu da seyahatimin maliyetini artıran en büyük şey olacak” yorumunda bulundu.

Seyahat bütçesinin bireyden şahsa nazaran değiştiğine dikkat çeken Gülşah Merve Yüksel, “5 yıldızlı otellerde kalmak istersem şu anki fiyatlarla İzmir’den öteye gidemem. Benim için seyahat etmek tutku olduğu için her vakit planlamaya çok dikkat ediyorum. Çoğunlukla kamp yapmayı tercih ediyor, şayet kaideler uygun değilse hostellerde kalıyorum. İkisi de gezginler için vazgeçilmez, bütçeyi geçiyorum; toplumsallık açısından da öyle” diyerek şöyle devam etti:

“Çünkü seyahatlerin en büyük kalemini konaklama oluşturuyor. Günlük 20-30 dolar ortası konaklamaya ayırdığımda, İstanbul’da istenen konut kirasıyla muadil hale geliyor. Benzin- yeme içme maliyetli şeyler değil. Esasen daima yolda olduğunuz için kısaca bir kenti gezeyim deyip, yorgunluktan 1-2 saat sonra uyuyorsunuz. Ekstra bir harcamanız olmuyor yani. Bu seyahatimin bütçesi aylık ortalama 1400-1600 dolar olacak. İstanbul’da yaşamanın maliyetini düşününce nitekim bir dünya tipi için çok başarılı.”

MOTORUYLA ÇÖLLER VE OKYANUSLAR GEÇECEK

Yıllarca eğitimsiz bir halde motosiklete binmenin büyük bir yanlış olduğuna dikkat çeken Gülşah Merve Yüksel, “Motosiklet kullanmak, seyahat etmek istiyorlarsa sahiden en değerli şey eğitim. Motosikletle seyahat etmenin tutkusuna vardıkları an bir daha vazgeçemeyeceklerini garanti ederim. Sonsuz bir bilgi var artık elimizin altında. Gitmek istediğimiz her yeri araştırıp, hangi evraklar gerektiğini öğrenebilir, yolların asfalt kalitesine kadar görebiliriz. Teknolojiyi kullanmamız gerekiyor” bilgisini paylaştı.

“Eğer isterseniz gözünüzde büyüttüğünüz pürüzlerin aslında tek adımla geçilebileceğini göreceksiniz” diyen Gülşah Merve Yüksel, “Kısacası seyahat etme mikrobu bulaşmaya görsün, zihninizi bedeninizi ele geçiriyor. Benim de o denli oldu. Belki 3-4 sene sürecek, tahminen yıllarca dönmeyeceğim, tahminen de yurdumun hasretini çekip dönmek isteyeceğim bir seyahate çıkıyorum. Kocaman bir motosikletle tek başıma, kamp yaparak, çöller, okyanuslar geçerek mükemmel beşerlerle tanışarak seyahat edeceğim sonunu bilmediğim, öykünün tamamını kendim yazacağım bir macera başlıyor” biçiminde konuştu.