Mehmet Büyükekşi’den Kuntz ve yabancı kuralı açıklaması!

A Ulusal Kadro’nun Galler’i 2-0 mağlup ettiği gayret sonrasında Lider Mehmet Büyükekşi açıklamalarda bulundu.

2008 ÖRNEĞİ
“Bildiğiniz üzere İtalya ve Azerbaycan’da Avrupa Şampiyonası’nda sonuç umduğumuz üzere olmadı. Bizim gayemiz Avrupa Şampiyonası’na katılmak değil, katıldıktan sonra orada başarılı olmak. Letonya maçında öldük öldük dirildik. Çok şükür golü attık da sevindik. Onun için bugün maçı almak yetmiyor. 2002 ve 2008’den sonra bir başarımız yok. İnşallah 4 yıllık yeni bir vazife süremiz olacak. Daha büyük başarılara gitmek istiyoruz. Bu maç da bunun birinci adımı. Galler’in Ermenistan’a yenilmesi bize büyük bir avantaj getirdi. Cumhurbaşkanımız da aradı, futbolculara selamlarını iletti ve tebrik etti. 2008 yılında gerek İsviçre gerek Avusturya’da bütün maçlarda merhum Hasan Doğan’la beraberdik. O vakit da son dakika golleriyle atıyorduk. Tekrar bu türlü bir muvaffakiyet yakalamak için çalışmamız lazım. Muvaffakiyetlerin da bir seferlik değil, sürdürülebilir olması lazım.

2 aday olsun, 3 aday olsun, demokrasi olsun denildi. Dünya futbolunda 2 seçim yapıldı. Birinde FIFA Lideri’ni seçtik, karşısında aday yoktu. Portekiz’de UEFA Lideri’ni seçtik ve tek aday olarak katıldı, seçildi. Buralarda demokrasi yok mu? Biz güzel niyetle, koltuktan güç almadan, koltuğa güç vererek hareket etmek istiyoruz. Son 1 yılda 15 yılda yapılmayan birçok şeye parmak bastık. Başkanlık yapan herkes dostumuz. Lakin maalesef Türk futbolunda gördüğümüz şey şu, varsa yoksa hakem yanılgısı. Hakem kusurunu konuşmakla Türk futbolu geriye masraf. Kimseye yararı yok. Bütün yapılan işler yalnızca kamuoyunun algısını yönetmek için yapılıyor. Bu da Türk futboluna ziyan veriyor. İşin en değerli konusu sürdürülebilir şeyler yapabilmek.

UEFA’ya üye 55 ülke var, 52’si stratejik plan yapmış, biz yapmamışız. Artık yapıyoruz, inşallah kasım ya da aralık ayında bitireceğiz. Statik değil dinamik bir proje olacak. Bilhassa kısa periyotta, orta vadede ve uzun vadede Türk futbolunda neler yapılması gerektiğini planlayacağız. Futbolun tüm paydaşları buna dahil olacak. Taraftar dernekleri liderlerini dahi toplantılara çağırdık. Yabancı kuralından tutun her türlü mevzuya değinecek bir planlama olacak.

Burada en değerli bahislerden birisi Türk futbolunun marka pahasını artırmak. Kulüplerimizin en üstünden en altına kadar bütün kulüpler ekonomik ıstıraplar çekiyor. Anadolu kulüplerinin 100 milyonla 1 milyar ortası borçları var. Bursaspor örneği var. Bu borçların sürdürülebilmesi mümkün değil.

KULÜPLER YABANCI EKSİKSİZ HÜR OLSUN İSTİYOR
Bir öteki bahis yabancı kuralı. Kulüpler istiyor ki tam hür olsun. Fakat öteki taraftan bakıyoruz, bu kural ne vakitten beri var diye sordum. 2015’ten beri var dediler. Bu vakitten itibaren kulüpler bazında gösterilen bir muvaffakiyet yok. Harika Lig kulüplerinin son 3 yılda yabancı oyuncu transferine harcadığı para 1 milyar dolar. Avrupa’da ziyaretlerde bulunduk. Ziyaretin maksadı akademiler. Daima altyapıları ziyaret ettik. Ajax’ı, Alkmaar’ı ziyaret ettik. Ajax’ta yönetici “Her yıl 2 oyuncuyu A gruba vermem lazım.” diyor. AZ Alkmaar yöneticisi “Biz varlıklı bir kulüp değiliz, bizim 20 milyon avroluk oyuncu satmamız lazım.” diyor. Üstün Lig’de genç oyuncu oynatma müddeti 4 dakika. Avrupa’nın en yaşlı ligi Türkiye’de, en yaşlı grubu Türkiye’de. Lakin Avrupa’nın en genç ulusal ekibi da Türkiye’de.

“NET MAAŞLARINI TFF OLARAK BİZ KARŞILAYACAĞIZ”
Altyapı konusunda nisan ayında eğitimlere başladık. Her Muhteşem Lig ekibinden 10 tane altyapı hocası ve 1 altyapı yöneticisi eğiteceğiz. Her eğitilecek kişi birebir eğitimi almayacak. Avrupa’da 6 yaşında başlatıyorlar. Yeteneklerin bulunması için aşağıdan başlaması lazım. 20 kadro için 220 hocayı eğitime tabi tutuyoruz. Bizim ulusal ekip altyapı hocalarını da eğitiyoruz. Çok yüklü bir maliyeti var fakat biz TFF olarak karşılıyoruz. Eğitim bitip misyona başladıklarında bu hocaların da 6 ay boyunca net maaşlarını TFF olarak biz karşılayacağız. Kulüplere altyapılar için 3 saha ve 1 bina yapılması için gerekli görüşmeleri yaptık. 2024 sonuna kadar bunun bitirilmesini istedik. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş ve Trabzonspor’un oyunculara ödediği maaşlar 25 ile 45 milyon avro ortası. Anadolu ekiplerinin da ödemesi İstanbulspor hariç 10 milyon avro civarı. Bunun yüzde 20 stopajı var. Bununla ilgili görüşmeleri yaptık ve kanun çıktı. Kulüpler artık stopajı ödedikten sonra geri alıyorlar fakat bu parayı da transferde kullanamıyorlar. Bu parayı altyapıya yapacakları saha, bina ve çalışanlara harcayacaklar. 2-3 yıl sonra Türkiye’de en az 40 akademi olacak. Bunlar kolay işler değil. Tahminen benim misyon süremde tamamlanmaz lakin kıymetli olan kalıcı olabilmesi. 85 milyonluk ülkede tesadüfen oyuncu çıkmaması lazım, fabrika üzere üretmemiz lazım.

Mesela Belçika’da bir veri oluşturulmuş. 19 tane sol ayaklı oyuncu yazılmış veride. Birisinin uzunluğu uzun, başkası dripling özelliğine sahip. Hepsi dataya dayalı. Ancak bizde her şey subjektif, bilgiye dayalı değil. Bunu ortadan kaldırmamız lazım.

“BİLİYORSUNUZ KİMİ KULÜPLERİMİZ MOTOKURYEYLE OYUNCU YETİŞTİRDİ”
Biliyorsunuz kimi kulüplerimiz motokuryeyle oyuncu kontratını yetiştirdi, kimisi yetiştiremedi. Artık bunu kaldırıyoruz. Her kulübe şifre vereceğiz. Oyuncuyla kontratını yapacak, şifresini girip transferi tamamlayacak. İsterse oyuncuyla İngiltere’de, Fransa’da anlaşsın, oradan şifresini girip süreci tamamlasın.

“SUMUDICA ÜZERE BİRİYLE ÇALIŞTIM”
Ben 2 yıl Gaziantep FK’nin başkanlığını yaptım. 2 yılda da başarılı olduk. Futbolcu transferini, futbolcu zihniyetini uygun biliriz. Sumudica üzere birisiyle çalıştım, her hafta soyunma odasına indim. Şayet ben bu yöneticiliği bilmeseydim, Üstün Lig’e çıktıktan sonra kulübü düşürürdüm. Berna lider Kayserispor’un başına geçtiğinde “Ofsaytı biliyor musun?” diye sordular, “Bilmeme gerek yok, ben oynamıyorum.” dedi. Biz kıymetli yöneticilerle çalışıyoruz.

Biliyorsunuz bu hocayı ben getirdim. Ben 1 yıllık misyona gelmiştim, artık bundan sonra daha farklı şeyler yapabilirim. Vazifeye geldikten sonra federasyonda 65 yaş üstündeki bireylerle yolları ayırdık, hiçbir iş yapmayan şahısları gönderdik. Ben istikrardan yanayım. Muvaffakiyet istikrarla gelir. Büyük bir sorun yoksa istikrarlı olmak lazım. Türk Hava Yolları’ndayken Manchester United’a sponsor olduk, gittik Alex Ferguson’la yemek yedik. Adam orada 26 yıl misyon yaptı. Birtakım bahislerde biraz sabretmek lazım. Kuntz konusunda da, işler istediğimiz üzere olursa devam ederiz. Bir kurumda meslek planı olmazsa, orada randıman olur mu?”