Pendikspor beraberliği sonrası Beşiktaş’ın yıldızını eleştirdi! ‘Rakiplerine teslim oldu’

Beşiktaş, Trendyol Harika Lig’in 2’nci haftasında Pendikspor’u konuk etti. Heyecan dolu maçta 12’nci dakikada üstünlüğü yakalayan siyah-beyazlılar, 90+4’üncü dakikada yediği golle alandan 1-1’lik eşitlikle ayrıldı. Beşiktaş’ın puan kaybı yaşadığı müsabakanın akabinde spor muharrirleri değerlendirmelerde bulundu.

Siyah-beyazlıların yıldızı gösterdiği performansla hayal kırıklığı yaratırken tenkitleri topladı. Usta kalem, deneyimli futbolcu hakkında çarpıcı tabirler kullandı.

İşte Beşiktaş – Pendikspor müsabakasının akabinde yapılan değerlendirmeler…

YORGUN USTALAR / ATTİLA GÖKÇE

Beşiktaş’ın hiç de yabancısı olmadığı bir durum. Hangi münasebetlerle olursa olsun, eninde sonunda bir arıza, hesapta olmayan bir durum ya da vukuat, gelir Beşiktaş’ın yoluna çıkar. Pendik beraberliği de bu türlü bir şey… Yeniden de teselli etmeliler birbirlerini; Yenilebilirlerdi, tahminen de!
Pendikspor’u nasıl anımsıyoruz? Yıllar evvel Fenerbahçe’yi Kupa’dan düşürmeleriyle. Büyük travma yaratan bir galibiyetti onlarınki. Dahası kimi futbolcuların taraftardan dayak yediklerine şahit olmuştuk. Kulübün sembolü olabilecek çok kıymetli bir oyuncu “yuvayı” terk etmişti.

Bir kere daha anladık ki Pendikspor futbolun netameli kadrolarından biri. Bazen dokunan yanabiliyor.
Yine de bu girişe yer bırakmayacak gerçekleri var Beşiktaş’ın… Yorgundular. Takıma katılanlar dünkü maçın lakin ikinci yarısına yetişirken, üst üste 6 resmi maç oynamıştı Siyah- beyazlı grup. Konferans Ligi elemeleri ve geçen hafta başlayan Üstün Lig’de daima tıpkı adamlarla, birebir oyunlarla Aboubakar’ın ezber yaratan golleriyle uğraş etmişlerdi.

Rebiç, Oxlade Chamberlain, Rashica gelene kadar daima tıpkı oyuncularla oynadılar… Dün 60. dakikada yapılan değişiklikler sanki ikinci yarının başında mı yapılsaydı? Bilmiyoruz. Şenol Hoca beklemeyi tercih etti.
Kaleci Mert ve Masuaku’nun dışındakiler tümüyle tükenmiş bir takıma dönüşmüştü. Gedson Fernandes topla buluştuğunda baskıya karşı direnemedi ve çoğunlukla rakiplerine teslim oldu. Maç boyunca güçle koşan, en efektif pasları veren, asistler yapan Gedson tanınmaz haldeydi. Salih de direnebildiği kadar oynadı, sonrasında dağıldı. Muleka sol öndeki işini bırakmış, Aboubakar’ın yanına gidip adeta rol çalmayı tercih etmişti. Rosier ve Onur sağ kanatta güzellerdi. Dakikalar ilerledikçe tesirleri azaldı. Colley ve Amartey bu yorgunluk hallerinde tekrar de ayakta durmaya çalıştılar. Oscar Romero’nun penaltı golünde de yanlışları yoktu. Penaltıya neden olan kadronun güzellerinden Masuaku idi. Penaltı mı? Dileyen tartışıp popülizm yapabilir. Kanımca Kadir Sağlam VAR’a gidip monitörden izleyince hakikat bir karar verdi.

Peki hesapta olmayan bu kayıp dünyanın sonu mu? Hayır, Lig’de çok kayıplar, sürprizler, arızalar göreceğiz daha. Hiçbir grup enseyi karartmamalı. Daha çook kaybedilecek puanlar var…
Hadi farklı bir pencereden bakalım: Beşiktaş 2 yıldır değişik transfer denemeleri yapıyor. Afrika açılımı ile birlikte Premier League ve Championship’ten oyuncular seçiyor. Geçen yıl Weghorst, Redmond ve Ali’den sonra bu yıl da eski Liverpoollu Chamberlain ve Norwichli Rasicha’yı alarak yapısal bir değişime gidiyor olabilir. Bekleyip göreceğiz.

Beşiktaş yorgunluktan top kayıplarına, yürümeye ve durum yanlışları yapmaya başlayınca Pendikspor her dakika artan bir ivme ile maça asıldı. Oscar Romero ve Endri Cazibeli oyuna girince daha tesirli oldular. Osman Özköylü çok hırslı bir teknik adam… Biraz daha sakin olmalı. Deneyimiyle başarıyı yakalayabilir.
Son kelam: Geçmiş olsun. Hepsi unutulur. Dinamo Kiev’i yenip elesinler de.

YORGUN KARTAL’A FATURA / BİLAL MEŞE

Bu oyunda hiçbir grup ‘çantada keklik’ değildir, koşullar ne olursa olsun, rakibinizi ciddiye alacaksınız. Güneş hocamız bu işin içinde yoğrulmuş, o psikolojiyi çok uygun biliyor, yani rakibine hem hürmet duyuyor, hem de ciddiye alıyor.
Gelin görün ki, meskendeki hesap, bazen çarşıya uymuyor! Birinci yarıda topla oynama yüzde 70 Kartal lehine, lakin bu fark Colley’in başla attığı gol dışında, üretime yansımıyorsa, neye fayda ki? Haa 1-2 durum var, ancak kaleci müsaade vermedi.
Pendikspor malum, ligimizin yeni grubu, âlâ başlangıç yapamadı, Hatayspor’dan fark yedi. Birinci yarıda savunmaya kapanan, oyunu kendi yarı alanında kabullenen Pendikspor, bırakın tehlike yaratmayı, Kartal’ın kalesine bile gelemedi!
Osman Özköylü’nün bilhassa Oscar Romero’yu ikinci yarıda oyuna sürmesi, ve grubunu ofansa döndürmesi yorgunluk belirtileri gösteren Kartal’ın karşısında avantaja dönüştürdü. Hatayspor’dan fark yiyen Pendikspor, güçlü rakibi Beşiktaş karşısında ikinci yarıdaki oyunuyla ‘asansör’ ekip görüşünü aksiye çevirebilir imajı verdi, şimdilik. Şunu biliyoruz ki, savunma anlayışıyla maça çıkmak, tehlikeli bir anlayıştır bunu da birinci yarıda gördük. Gerçekten ikinci yarıda Kartal’a baş tutan ve yeterli bir direniş gösteren Pendikspor, 90+4’te beraberliği buldu. VAR’ın devreye girmesiyle kazanılan penaltı atışını Oscar Romero şık bir vuruşla gole çevirirken, konuk takım güçlü rakibinin pençelerinden puan kapmayı başardı, kutlamak lazım.
Gelelim Beşiktaş’a, yahuu arkadaş yıllardır bu tip iş kazalarını daima yaşattı taraftarlarına, takımlar, teknik adamlar da değişse fark etmiyor, sanırsınız ki ‘makus’ talihi Kartal’ın!

Bu oyunda biri buluyorsanız, ikiyi, hatta üçü bulacaksınız, bulamadığınız anda başınıza iş alırsınız, iş! Örnek dünkü maç, olacak iş mi bu? Velev ki, rakibin kapalı savunma kilidini açamıyorsanız, kalenizi sağlam tutacaksınız. Geldiğinden bu yana övgüler yağdırdığımız Masuaku’nun uzatma dakikalarında Thuram’ın indirmesini, ona yakıştıramadık!
Gelelim Şenol Güneş hocamızın oyuncu ataklarına; koşullar ne olursa olsun Amir’i oyundan almam arkadaş. Orta sahanın beyni, savunmaya en çok dayanak veren, sıkışmış oyunu açan, asist yapan bir fotoğraftır. Yenileri kantara koyarsak, şimdi hazır olmadıklarını gözlemledik. Rashica tamam, nokta atışı transfer, eyvallah. Lakin hepsinin vakte ihtiyacı var.

Puan kaybı yol kazası mı, değil mi, yorgunluk mu, yoksa konsantrasyon eksikliği mi, tartışılmaya açık! Futbol alanda oynanıyor, o alanda kazanılıyor, dünkü maç bunun tipin örneğidir!
Colley’in sayılmayan ikinci golü ve penaltı, ikisi de tartışmaya açık durumlardır bence!