Savaş: Mülkiyet hakkı yine düzenlenmeli

Hatay’ı tekrar ayağa kaldıracaklarını belirten Savaş, yeni sarsıntı yönetmeliğinin hazırlanması gerektiğini aktararak, “Ağır hasarlı binalarımızın bir kısmı yıkıldı. Şu anda enkaz kaldırma çalışmaları 2 ay ya da 3 ay sürse bile bütün bu hasarlı binaların yıkılması lazım. Zelzelesi gördük, anlaşılan o ki bu üzere zelzelelerde mevcut zelzele yönetmeliği yetmiyor. Güçlü binalar yapmamız lazım, bakanlığın çalışması lazım ve yeni bir zelzele yönetmeliği hazırlanması lazım” dedi.

‘Kanun çıkarılmalı’

Mülkiyet konusunun çok değerli olduğunu vurgulayan Savaş, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Şu anda 7-8 katlı hatta 10 katlı binalar bundan sonra 3-4 katı geçemeyecek. Bu nedenle burada mülkiyet kaybı oluyor. İnsanların yarısı yeni yapılan konutta oturamayacak, oturabilse bile meskenlerin metrajı çok çok düşecek. Arazi ölçüsü azalacak. Bu mevzunun parlamento tarafından düzenlenmesi, bir kanun çıkartılması gerekiyor. Bir de biz artık yine 1/100.000’lik planları ve ulaşım master planı tekrar yapıyoruz. Antakya’nın, Defne’nin içi boşalacak, tekrar taban etüdü yapılarak fay çizgileri da göz önünde bulundurularak tüm Hatay’ın tekrar dizayn edilmesi lazım. Parlamentodan kanun çıkması lazım ki en azından mülkiyet hakları korunsun ya da en düşük oranda kayba uğrasın.”

Başkan Savaş, Hatay’a yapılacak kalıcı konutlar ve hazırlanan planlara ait de, “Şu anda bakanlık üzerinden 40 bin konut yapılması isteniyor. Biz bunun biraz daha yavaş yapılmasından yanayız. zira beton ile demir ortasındaki birleşmenin birinci vakitlerde çok değerli olduğunu biliyoruz. Hem bunun yapılması biraz daha geç olsun hem de biz Hatay’ın planlanmasını ve yine yapılanmasını gerçekleştirelim” dedi.

‘590 mahalleden 41’ine su veremiyoruz’

Hatay Büyükşehir Belediye Lideri Lütfü Savaş, kentte su sıkıntılarının olmadığını lakin takviyenin devam etmesi gerektiğini belirterek, şunları söyledi:

“Su noktasında yanlış anlaşılma oldu. Hatay’da çok yıkılmış yerlerin dışında suyla ilgili bir sıkıntımız yok. Antakya merkezde 29 mahalleye su veremiyoruz. Yıkım çok fazla. Buralarda biz sokaklara çeşmeler yaparak muhtaçlıkları gidermeye çalışıyoruz. 209 mahallemizin 35’ine su veremiyoruz. Kırsalda 383 mahallemiz var, bunların yalnızca altısına su veremiyoruz. Toplamda 590 üzerindeki mahalleden 41’ine su veremiyoruz. Dışarıdan gelen su çadırlarımızda, kâfi. Çadır ve konteyner kentlere gidemeyen insanımız konutlarına giremediği için vakit zaman kendi mahallesine su istediği için birkaç kişi toplumsal medyada bildirim yapınca bu, hassasiyetten ötürü güya çok gereksinim varmış üzere duruyor.”