Son dakika… Annesi ve anneannesini vahşice öldüren Rabia’nın tabiri ortaya çıktı

Olay, dün Devrek ilçesi Çaydeğirmeni beldesindeki konutta meydana geldi. Rabia Çataklı (31), uyudukları sırada annesi Şeyda Çataklı (56) ve anneannesi Medine Küçükkaya’ya (77) bıçakla saldırdı. Çataklı annesini ve anneannesini bıçakla öldürdükten sonra cesetleri parçalamaya başladı, kestiği modüllerden kimilerini camdan dışarı attı.

Evden yükselen ezan ve tekbir seslerini duyarak huzursuz olan komşular durumu jandarmaya bildirdi. Konuta gelen takımlar, kapıyı kırarak içeri girebildi.

Ekipler, kan gölüne dönen konutun içinde Rabia Çataklı’yı çıplak vaziyette elinde bıçakla yakaladı. Rabia Çataklı gözaltına alınırken, Şeyda Çataklı ve Medine Küçükkaya otopsi yapılmak üzere Atatürk Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Konutun camının kırık olduğu, ceset kesimlerinin yanı sıra mutfak materyallerinin de dışarı atıldığı görüldü.

116 KESİM KESİLDİ

Haberi alan yakınları konutun önünde birbirlerini sarılarak teselli etmeye çalıştı. Yapılan otopsilerde Şeyda Çataklı’nın cesedinden 110, Medine Küçükkaya’nın cesedinden ise 6 modül kesildiği belirlendi.

TUTUKLANDI

Vücut bütünlüğü bozulduğu için Çataklı ve Küçükkaya otopsi süreçlerinin akabinde toprağa verildi. Rabia Çataklı çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

ANNESİ HASTALIĞINI GİZLEMEYE ÇALIŞMIŞ

5 yıl evvel Almanya’ya gelin giden Rabia Çataklı’nın evli kaldığı müddette, kocası ve ailesi tarafından tedavi ettirilmeye çalışıldığı hastalandığı vakitlerde saldırgan haller sergilediği öğrenildi. 1 yıl kadar süren evliliğinden sonra memleketine dönen Çataklı’nın komşuları annesi Şeyda Çataklı’nın kızının hastalığını gizlemeye çalıştığını ve hastaneye yatırılmasına karşı çıktığını öne sürdü. Komşuları, olağan vakitlerde Çataklı’nın sessiz, içine kapanık ve kendi halinde olduğunu belirtti.

JANDARMADAKİ SÖZÜ ORTAYA ÇIKTI

Hastane ve jandarma görevlilerine zorluk çıkarttığı, kendi serçe parmağını ısırarak kopartıp yuttuğu belirtilen Çataklı, verdiği ifadede, “Kendim ölecekmişim üzere hissettim. Neden bu türlü bir şey yaptım bilmiyorum. Mehdi olduğumu hissettim. Onların şeytan olduğu ve öldürmem gerektiği söylendi. Ben de öldürdüm. Annemi ve anneannemi çok severdim. Neden yaptım hatırlamıyorum” dediği ortaya çıktı.

ANNESİNİ ARAYIP MESKENE ÇAĞIRMIŞ

Mahalle Muhtarı Yılmaz Güdül, olay günü beldede halk pazarı olduğunu ve Şeyda Çataklı’nın da pazarcılık yaptığını belirterek “Annesi halk pazarındayken katliam yapan kız evdeymiş. Annesini arıyor, ‘Acil konuta gel’ diyor. Tekraren arayıp çağırıyor. Annesinin yanında birkaç arkadaşı varmış. ‘Ben meskene gidiyorum, daha sonra dönüş yapacağım pazara’ diyor. Konuta gidiyor bir daha ses soluk alınmıyor bayandan ve gece saat 04.00, 04.30 civarlarında makus haber geliyor” sözlerini kullandı.

EN SON MARKETTE ÇALIŞIYORDU

Rabia Çataklı’nın ruhsal meseleleri olduğunu söyleyen Muhtar Güdül, “Annesi bazen vakit zaman gelirdi anlatırdı sıkıntı yanardı. Biraz da bilinmeyen tutmaya çalışıyordu açıkçası. Tedavi görmüyordu. İlaç kullandığını söylüyordu annesi lakin hastanede tedavi görmüyordu. Annesi dışarıya karşı tereddütlüydü, ‘Kimse bilmesin, duymasın’ kederi devamlı. Annesi çok uygun bir insandı devamlı gelirdi belediyeye bizlere ziyarete. Kızı en son marketlerde çalışıyordu. Zincir marketlerden birini 1-2 ay evvel bırakmıştı. Meskende annesiyle birlikte kalıyordu. Bildiğimiz kadarıyla saldırgan tavrı yoktu” diye konuştu.

TOPRAĞA VERİLDİLER

Otopsi süreçleri tamamlanan Çataklı ve Küçükkaya’nın cenazeleri morgdan alınarak Çaydeğirmeni Beldesi’ne getirildi. Çataklı için belde merkezindeki aile konutunun önünde helallik alındı. Olayın acısını yaşayan yakınları dua okunduğu esnada gözyaşı döktü. Yeni Camii’de kılınan cenaze namazına belde Belediye Lideri Satılmış Gebeş ve vatandaşlar katıldı. Çataklı, Çataklıoğlu mezarlığında defnedildi.

Anneanne Medine Küçükkaya ise Devrek’in Bakırcılar köyünde kılınan cenaze namazının akabinde toprağa verildi.

PSİKİYATR DR. CEM ATAKLI: TEDAVİ İLE İŞ BİTER MANASINA GELMEZ

Psikiyatr Dr. Cem Ataklı, Zonguldak’taki vahşeti Milliyet’e kıymetlendirdi. Ataklı, şizofreni hastalarında görülebilen bu tıp hadiselere ait şunları söyledi:

“’Şizofreni hastaları saldırgandır, toplumdan dışlayalım’ üzere bir şey söyleyemeyiz. Şizofreni hastalarının şiddet gösterdiği olaylar toplumun çok üstünde değil. Hadiselerin sebepleri toplum içinde baskınlanma, dışlanma ve aile baskısı diyebiliriz. Genelde bu çeşit akınlar aile bireyleri ortasında oluyor. Aile içinde ‘Sen yapamazsın, sen başaramazsın’ üzere telaffuzlar şizofreni hastalığını tetikleyebiliyor. İlaçlar birtakım meseleleri ortadan kaldırıyor fakat bu tedavi ile iş biter manasına gelmez. Şizofreni hastaları insanı şaşkına çevirecek hatalar işleyebilirler. Tedavi sonucu güzelleşen de güzelleşmeyen de suça karışan da olabiliyor. Genelde hadiseler tedavilerinin akabinde gündelik hayatını olağan bir biçimde idame ettirebiliyor.”