Patates soyacağıyla başladı, artık dünyayı temizliyor! Kurduğu şirket otel odasında aklına geldi

Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr – Otel odalarında konuklar için hazır tutulan sabun, krem ve şampuanlar konaklamayı zevkli hale getiren minik dokunuşların başında geliyor. Peki konuklar için hazırlanmış bu paklık eserlerinin otelden ayrıldıktan sonra ne olduğunu hiç düşündünüz mü? Tam 5 sene evvel bir otel odasında aklına gelen fikirle yola çıkan Shawn Seipler, tek bir atakla her yıl 50 milyondan fazla beşere ulaşmayı başardı.

Özellikle son yıllarda artan tüketim çılgınlığı beraberinde dünyanın yaşadığı iklim meseleleriyle birleşince ortaya korkutucu bir gelecek tablosu çıkıyor. Gezegenimizi korumak ve daha sağlıklı bir ömür için geri dönüştürülebilir eserler satın almak ve dahası bunları üretmek artık her geçen gün daha kıymetli hale geliyor. Shawn Seipler’in fikri de tam olarak bu türlü bir gereksinimden doğmuş.

OTEL ODASINDAN DÜNYAYA AÇILDI

İşi gereği sık seyahat eden Shawn Seipler, Minneapolis’te kaldığı bir otel odasındayken aklına bir soru takıldı. Otel odalarını terk ettiğimizde bizden sonra sabunların başına neler geldiğini merk eden Seipler, başındaki soru işaretini ve merakını gidermek için resepsiyonu aradı. Kendisine verilen karşılık “Sabunlar çöpe atılıyor”du. İşte bu yanıttan sonra Seipler’ın aklına, ismini tüm dünyaya duyuracak enteresan bir fikir geldi. Seipler’ın ‘Clean the World’ yani ‘Dünyayı Temizle’ isimli kâr hedefi gütmeyen kuruluşunun temelleri bu seyahat sonrasında resen atılmış oldu. Seyahatten sonra meskenine döndüğünde Seipler, aklındaki fikri kuzenine anlattı. Kuzeni garajının boşta olduğunu ve orada atık sabun toplayarak onları geri dönüştürebileceklerini söyledi.

İkili, birinci başta tanıdık ve etraf otellerden atık sabun alarak patates soyacağıyla sabunları geri dönüştürmeye başladılar. Yüzeyini temizledikleri sabunları evvel kıyma makinesinden geçirip ocaklarda sabunu pişirerek tekrar oluşturdular. Geliştirdikleri bu teknik olumlu sonuç verince vakitle Seipler ve tüm kuzenleri işi daha da geliştirmeye karar verdi.

GİDEREK DAHA DA ÇOK BEŞERE ULAŞMAYA ÇALIŞTILAR

Küçük garajlarında kendi hallerinde sırf etraftaki hayır kurumlarına geri dönüştürdükleri sabunları veren Seipler ve kuzenleri, 2009 yılında Haiti’ye yaptıkları bir seyahat sırasında 2 bin adet kalıp sabunu muhtaçlık sahibi şahıslara ulaştırdıklarında oraya daha fazla sabun götürme konusunda heyecan duydular.

Seipler, Haiti’de yaşadıkları bu olaydan sonra kurduğu ‘Dünyayı Temizle’ kuruluşunu daha da faal hale getirmeye kararlıydı. Vakit içinde büyük bir depoya geçildi ve çalışanların sayısı da arttı. Artık daha fazla kişi sabunları geri dönüştürüyor, daha fazla otelden kendilerine atık sabun geliyordu. Onların ismini duyan otel sahipleri bu fikri destekleyerek nakliye araçlarıyla binlerce sabunu Seipler’e ulaştırır oldu.

Seipler, dünyada hijyen gereksinimini karşılayamayan ve bu sebeple zatürre ve ishal üzere hastalıklara yakalanan insanlara ulaşmayı hedefledi. Doğal afetlerden, savaşlardan etkilenen insanların hijyen gereksinimlerini giderebilmek en birincil önceliğiydi. O denli de oldu.

‘Dünyayı Temizle’ şirketi, 2009’dan bugüne dek yaklaşık 127 ülke, 50 milyondan fazla insan ulaşarak onlara kalıp sabun dağıtmayı başardı.

HİJYEN KİTİ GENİŞLEDİ

Zamanla kullanılmış şampuan, saç kremi ve duş jeli şişelerini toplamaya ve bu şişelerin de birkaç kademeyle paklığını gerçekleştirme noktasında epey başarılı olduklarını kanıtlayan Seipler, yeni bir gereksinim noktasını daha tespit etti.

Hijyenin sırf sabundan ibaret olmadığını ve buna ek olarak diş fırçası, diş macununu da dönüştürüp insanlara iletilmesi gerektiği konusunda emindi. Şimdilerde şirket, içinde diş fırçası ve macunu, sabun, şampuan ve kremin bulunduğu hijyen kitini genişletme telaşında. Seipler ve arkadaşları, daha fazla muhtaçlık sahibi beşere ulaşabilme motivasyonuyla yollarına devam ediyor.

Shawn Seipler’in otel odalarındaki hijyen eserleriyle ilgili herkese bir önerisi de var. İşte o tavsiye: 

“Bir otelde kalıyorsanız ve orada sizin için ayrılan sabunu bitirmediyseniz çıkarken meskene götürün, çöplükten uzak tutun, evlerinizde kullanın.”